Translate

30 Ağustos 2015 Pazar

İYİLİK...

Neden iyiye dönüşmüyor insanlar...

Daha pis,
Daha güvenilmez
Daha saygısız,
Daha kaba kuvvet yanlısı,
Daha bencil,
Daha çıkarcı,
Daha bi daha oluveriyor dünya...

Çünkü; iyilikle yapılan her hareket ya suistimal edildi.. ya da minareye kılıf olarak kullanıldı...
Çünkü; her iyiliğin altında birşeyler arar olundu...
Çünkü; korkularımız, şüphe çemberine hapsetti zihnimizi...

Yaşlıları yoldan karşıya geçirme; organlarını çalarlar...
Çocukları top oynamaya salma; cinsel tacize uğrarlar...
İhtiyacı olana yardım etme; senden zengindirler...
Kapıdan su isteyene açma; evi soyarlar...
Yol parası isteyene yardım etme; bu çok kullanılan bir dilenme şekli...
"Açım" diyene bir kap çorba verme; amaaannn hangi biri ile başa çıkacaksın...

Yok yok daha saymayayım... Sadece bir küçük hikaye benden:

**************
Babasının emekli maaşı ile kıt kanaat geçinen ailenin kızı Aylin yeni öğretmen olmuştu.  Tüm benliğiyle "iyilik" üzerine yetiştireceği öğrencileri ile geleceğe aydınlık olmak üzerine yaşıyordu.
Köy okuluna atanmıştı.
Öğrencileri fakir fakat tam istediği gibi hırslı ve azimli idiler. Prıl pırıl tam 50 öğrenci emanetti ellerine...
Çoğunun üstü başı perişan idi ama yoklukla sınanıyor gibi hissetmiyordu hiçbiri... Varlığı bilmeyince yokluğa söylenmelerini beklemek de anlamsızdı zaten...
Her ay maaşından ailesine gönderip destek oluyor, kalanından da bir öğrencisine ayakkabı almaya gayret ediyordu. Köyde herkesin bakışları minnetle dönüyordu Aylin'e... Ağanın kızı Hayriye hariç...
Sadece kendisinin güzel ayakkabı giymesine o kadar alışmıştı ki Aylin öğretmene içten içe hasetleniyordu. Babası ile bu konu hakkında konuşup, gücünü köylüden yana bir kere kullanmayan ağayı, dolduruşa getiriyordu. Öğretmeninin kendisine iyi davranmadığını söylüyordu.. Ne yaptı etti; ağa, Aylin öğretmeni başka bir köye gönderdi...
Arkadaşları, ailesi başının etini yerken, sözleri hiç değişmedi... "Güçlünün zayıfı ezmesine biz ses çıkartmazsak, güçlü her daim daha zalim olma yoluna gitmeyecek mi... Görevimi tamamlayamadım  ama, çocuklarım bu kışı ilk defa ayakları üşümeden geçirecek.. Bu da her şeye değer... Onlara herşeyi veremediysem de artık tek seçeneklerinin köyleri olmadığını biliyorlar...Dünya için anlamsız olsa da  o çocuklar için çok şey değişti... Bu da bana yeter..."
************

Bulunduğu ortamda "tek" olmak isteyen Hayriyeler her zaman olacak...
Hayriyelerini herşeye rağmen koruyacak ağalar da her zaman olacak...Eğer HERŞEYE RAĞMEN Aylin  öğretmenler olmazsa işte o zaman dünyadan umudu kesmek gerekir...
Herkes üzerine düşeni yapar, çevresindeki bir "canlının" hayatına dokunursa önü alınmaz bir hızla ilerler iyilik...


Bir köpeğe yemek veren çocuk
Bir çiçeğe su veren küçük abi,
Kedilere su kabı bırakan küçük abla...
Çocuğunun yanında yere izmarit atan birini uyararak utandıran bir baba...
Şiddete meyilli bireyi tedaviye ikna eden komşu...

Yeter ki iyilik öncesi cinsiyetini; ırkını, milletini, parasını, boyunu posunu, saçının rengini, kaşının yerini sorgulamayalım... Yeter ki tek amaç "iyilik" olsun..
Varsın karşımızdaki "kötü" olsun... Unutmamak gerekir ki "ameller niyetlere göredir"...
Biz niyetimizden emin olalım.. ilahi kudret ibreyi "iyilikten-adaletten-huzurdan yana" çevirmemize yardım edecektir...

Tüm güzel insanlar her türlü kötülüğe karşı bir insanın hayatına dokunursa, "gül kokusu elden ele" misali daha iyiye dönüşecek insanlar... Daha  iyi insanlarla daha iyi bir yere dönüşecek dünyamız, yarınlarımız...

Benim hala umudum var...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder