Translate

20 Aralık 2017 Çarşamba

2018, ANLAMINI SENİNLE BULACAK...

Güneş, Dünya üzerine enerji akıtmaya başlarken ruhların canlılığını uyandırıyordu.

Kimi uyanırken kimi uyumaya gidiyordu...
Kimi evlerden kızarmış ekmek, yumurta kokusu yükselirken, kimi evler de gecenin siyahı ile gizlenen sessiz çığlıklar sarılıyordu...

Herkes kendi payına düşeni yaşamaya devam edecekti…

Alt sokakta ki Ahmet, babasının aldığı kırmızı yeni bisikletinin heyecanı ile uyuyamamıştı. Doğum günü için çok beklemişti…

Üst mahalleden Ayşe, annesinin kolu şişmesin diye buz tutuyordu. Babası yine alkollü gelmişti eve…

Yan komşu Hatice daha 16 yaşında, yeni gelin geldi mahalleye… Geceleri ağlama sesleri duyuluyor hala…

Bakkalın çırağı Mahmut zehir gibi çocuk, ustası geç kaldığı için matematik sınavının son 20 dakikasına yetişti ama yine de 100 almış… Hayalleri büyük ama gazoz kasalarının kestiği eline ekmek basan ablası ile küçücük dünyalarında var olmaya çalışıyorlar.

Halime var bir de, Taksici Hayri’nin kızı…. Hayri’nin varını yoğunu önüne serdiği kızının hayalleri kırmızı bir arabadan öteye gidemiyordu bir türlü…

Hasan’ı da atlamayalım, bankacı Bilal’in oğlu… Babasının üzerinden hesabına para aktarmanın yollarını aramaktan hiç bıkmadı…. Kestirmeden zenginliğin peşinde…

Bu listeye yüz binlerce tanıdık hayat ekleyebiliriz….
 Oğlunun anısına göz yaşları dinmeyen şehit annesi Aynur Abla;
 Ay sonunu getirebilmek için gece ek iş yapmak zorunda kalan Salih Öğretmen;
 Evlenebilmek için sonu gelmek bilmeyen aile istekleri ile boğuşan Ece ile İsmet;
 Eşi evi terk ettiği için psikolojisi iyice bozulan Asım’ın kemeri ile ezilen 4 yaşındaki Kezban..

Hepsi çok tanıdık, yanı başımızda nefes alan insanlar…
Kimsenin hayatı kolay değil kimseden…
Kimsenin hayatı da zor değil kimseden…

Peki ya sen neredesin?...

Sen kendi hayatını yaşayan tek kişisin, hayatını olduğu gibi görebilen tek kişisin…
Sen şu dünyada teksin…
Hayatına değdiğin herkes sen olmasaydın eksik kalırdı…
Sen olmasaydın tüm dünya eksik kalırdı…
Sen değerlisin;
Değerini senin belirlediğin kadar değerlisin…


Kezban için umut belki de sensin,
Salih Öğretmenler için geleceğin eğitim bakanı belki de senin ellerinde şekilleniyor,
Mahmut geleceğin başbakanı olacak belki de, senin vereceğin güçle yaşama devam edecek…
Haticelerin değerlerini bileceği bir dünya için mimar sensin;
Ayşe için, Ayşe’nin annesi için, çözüm yollarını senin olmadığın bir dünya bulamaz ki…
Sen varsan insanlık var…
Sen yoksan sessizlik…

2018 seninle anlamını bulacak…
İyi ki varsın, bu satırlara değer katan İNSAN…
Sen bana emanetsin, ben sana...

İyi ki varsın…




18 Aralık 2017 Pazartesi

Dünya 2017. dönüşünü tamamlamak üzereyken...


Özcan Ailesi olarak diyoruz ki;

365 güne sığdırılan bir dönüşü daha tamamlıyor dünya…

2017 kayıplarımızla, acılarımızla, alkışlarımızla, hüzünlerimizle, kahkahalarımızla, bekleyişlerimizle; insan olmaya dair tüm duygularımızla, yaşandı…

Aile olmak yaşadığımız ortak duygu yoğun ‘an’larla ölçülür… O zaman her yaşanmışlığın bize kattığı ‘BİZ’ olma gücüne müteşekkiriz…

İnsanoğlu saymaya başladığı andan itibaren 2018. dönüşü önce dünyaya iyi gelsin diye tüm temennimiz…

Bizim doğaya karşı var olma savaşımız o kadar anlamsız ki; Dünya kendini koruyacak kadar güçlü, eminiz insanoğlu da bunu anlayacak bir gün.

Vazgeçecek birbirine kötü davranmaktan; aç bırakarak itaate mecbur kılmaktan. Eğitime aç, beslenmeye aç, suya aç, güvenmeye aç, inanmaya aç insanlar sonu olacak dünyanın…

Tüm insanlık ‘ insanın insana emanet olduğunu’ anladığında Dünya da insanoğluna sarılacaktır…  Biz hala umutluyuz…

Hayatımıza değen tüm insanlar; iyi ki varsınız…

Umut dolu yarınlarımız iyilik üzerine olsun.

Sevgilerimizle
ÖZCAN AİLESİ