Translate

10 Nisan 2017 Pazartesi

KENDİ SÖZLÜĞÜN OLSUN --2




....
.....
...............................
 
Yaşadığın an'ın hakkını vermek;


Dünyada senin iyi olman için fotosentez yapan ağaca, süt içmen için otlayan ineğe, bal yemen için polen toplayan arıya saygı duymaktır….

Çok mu garip geldi?...
İnan düşündükçe hak vereceksin…

Dünya her zerresi ile bir bütün..
Ve ben de tıpkı sen gibi parçasıyım bu bütünün…
Dünya ne bensiz olur, ne de sensiz…
Ne arısız olur, ne de tek bir ağaç yaprağı eksik…

Her zerresi ile bu dünyanın toplamı benim için var demek ki…
Demek ki ben çok değerliyim…
Tersini düşünmek küfür olmaz mı benim için var olan dünyaya…

Ben varsam dünya var..
Ben öldüğümde olacak dünya benim için yok…
Ben belki birkaç ot kökü besleyeceğim, belki birkaç solucan
Lakin ben olmadıktan sonra olan dünya benim işim değil ki…
Ben varken var olan dünya için ne yapabilirimin derdine düşüyorum artık….

An’da kalıyorum…
An’ı yaşıyorum…
An’da çözüm üretiyor ve an’daki her varlık için üzerime düşeni yapmaya başlıyorum artık..
An için gülümsüyorum,
An için üretiyorum,
An için nefes alıyorum ve nefes veriyorum….
Ağaçlar, çiçekler, böcekler; hatta ay ve güneş bile benim nefesime muhtaç…
Tıpkı benim onlara muhtaç olmam gibi…

İşte tam da bu noktada üçüncü  kelimem geliyor kaleme..

3-ÖZGÜRLÜK
 
Bu kelime ile ürperiyorum..
Yazıyorum ama kalbim onaylamıyor sanki…
“Özgür müsün gerçekten?” diye öyle bir gürültü kopuyor ki içimde ….
Her zerrem itaatsiz…
He hücrem, atomların düzenine muhtaç,
Her organım, sistemine uygun çalışmak mecburiyetinde,
hangi özgürlükten bahsediyorum ki ben….

Sindirim sistemim çalışmazsa yemek yeme özgürlüğüm yok,
Sinir sistemim çalışmazsa düşünebilme yetim yok,
Dolaşım sistemim çalışmazsa kalbim amacını yitirir.
Eeee…
Elimdeki hangi özgürlükten dem vurabilirim ki ben…
“Ben de var olan dünyada görevlerimi yerine getirmek üzere varım” diye düşününce sakinleşiyor içimdeki gürülltü…

Şimdi artık daha da netleşiyor herşey…
Benim görevim huzura ermek,
Geç git yanımdan artık,
Gel, vazgeç benden götürdüklerinden…

Varoluş, mutlu olmak üzere kurulu,
Mutsuzluk için çalışma neden?
Düzen, tebessümle enerji akışını destekliyor ise,
Neden çatışmalardan beklenen ümit?…

Düzenime set olanın yanında yokum artık…
Kim olursa olsun..
Ne olursa olsun…
Artık yokum, bana özgürlük vaat ederken yanlızlığa sürükleyen düşlerde…
Ben ağaç değilim sol yanım….
Payıma düşenle özgür olmaya varım gayri…
An’ım kadar özgürüm ben… Bildim artık…

Yeni kelimem beliriyor giden gölgenin ardından
Anında ekliyorum yanlızlığımı sözlüğüme.


4- YANLIZLIK…

An’ı yaşamaya kayıtsız kalan insan yanlızdır. 
Bu yüzden cesaretim …

Senin bedenin değil ki beni yanlızlıktan koruyan…
Ben An’dan korktukça sığındım senin gölgene,
Tutmaya çalıştım ellerini, seninle bile aynı anı yaşayamadığımızı fark edemeden…
Kendimi sildim kendi ellerimle…

Sadece korktuğumdan…
Kendimle kalmaktan korkarken kaybettim kendimi
Ruhumu her kanattığında büyüttüm sensizliği..
Oysa hiç beraber olamadığımızı yeni farkına varıyorum şimdi…
Ben olamamışım ki…  Sen olma gayretinde iken..
Nasıl “Biz” olabilirdik ki, iki “Sen” ile…

Olamadık..
Şimdi bu andayız…

Ben “Ben”i bulmaya çalışırken;
Sen…

Sevgilim,
Ailem,
Kardeşim,
Dostum,
Öğretmenim,
Arkadaşım,
Komşum… Her kim isen.. 

Bil ki artık açıyorum ellerimi zamandaki yerime…
Bil ki artık biliyorum ben yalnız kalamam…

An’ları biriktirip, tebessümleri toplayacağım anılarımla dolduracağım heybeme…
Yeni silüetlere açacağım tüm enerjimi…
Artık biliyorum ki dünyada yalnız kalmak mümkün değil…
Ben olduğumda, anıma ortak her cana kıymet verdikçe,
Mümkün değil yalnız kalmak…

Rüzgarın yüzünden geçişini hissetmek,
Müziği duyduğunda ritmine emanet etmek bedenini,
Sahilde ayağının altından kayan kum taneleri ile hissetmek yaşamı….


Her şeyin atomlardan, uçsuz bucaksız boşluklardan oluştuğu bu evrende mümkün olamaz yalnız kalmak anladım…
Silkelenip sıyrıldım üzerime emanet herkesten…

Gözün aydın Ben…
Çocukluğum, gözün aydın…
Her nefes yenilenme, yeni başlangıç, yeni umutlar derken 5. kelime de buluverdi sözlüğümdeki yerini…

5.UMUT

Kimine göre fakirin ekmeği
Kimine göre an’ın temel direği…

Benim umudum aşktan yana,
Benim umudum huzurdan yana,
Benim umudum güzelden yana…
Benim umudum, an’ı belirleyip yarından endişe etmeme engel olan tek gücüm…

Endişe yoksa an var…
Anda umut varsa mutluluk var…

O zaman gel nefesimin yareni;
Paylaştığımız an’a ekiverelim umutlarımızı…
Biliyorum ki artık, yaşadıklarım yaşayabileceklerimin en iyisi…
Çünkü an’dan umudum var artık…
......
......

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder