Herkes uluslararası ilişkiler uzmanı, ekonomi uzmanı, enerji uzmanı, gizli anlaşma hafiyesi oluverdi birden...
Kayıplarımıza üzülüyoruz... Değerlerimizi özlüyoruz... Çocuklar üzerinden yapılan haberler içimizi yakıyor...
Her türlü terörizmi lanetliyoruz...
Mutlu olmak için neden bulamayanlara şiddetle çocuklara yönelmelerini tavsiye ediyorum.
Çocuklar o kadar masum ve beyinleri o kadar özgür ki; toprakta bir solucan gördüklerinde, bir karıncaya eğildiklerinde önlerindeki dipsiz dünyada kaybolabiliyorlar... Mutluluk dediğimiz heyecan gözlerindeki binlerce rengarenk pırıltıdan akabiliyor içimize...
Biz çocuklara korkuyu öğretiyorken, içimizdeki kuşkuları endişeleri aralıksız pompalıyorken; bırakalım, bize çocuk olmayı hatırlatsınlar...
Politikadan, tırnakları kan ve kirle dolu hırs düşkünlerinden, sıkıştırıldığımız "yoksulluk, parasızlık, çaresizlik "acziyetinden çekip çıkartsınlar bizi...
Farkediş: Bugünlerde ruhumuzun kurtuluşu çocuklarımızın gözlerinde....
Bugün bana baharın geldiğini hatırlattı oğlum...
Bugün bana bir solucanın ne kadar değerli olduğunu hatırlattı...
Bugün, kaydırakta kaymanın ne kadar kıymetli olduğunu hatırladım tekrar...
Ben oğluma bugün için müteşekkirim... Oysa sadece seyrettim Onu..
O, çocuk olduğunu söyledi; ben de "çıkmazlarımın"anahtarını buldum :)
Mutlu olmanın bugünlerdeki kilidini açacak anahtarı...Sürekli tekrar ediyorum kendime: BASİT DÜŞÜN. BASİT DÜŞÜN...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder